İn veritas, vino!
Ey Çugaşvili[1]
kalk çivili yatağından,
Kalk ahırlara, kalk tavuklara,
kalk kazlara
Kalk meryemin kızlarına
Sakallı kadınlara süt kes
Çugaşvili bu son istirahatgâh
mı, kalk
Sabah olmadan ahırlara,
rüyalarında doğuranlara tek gözlü ineklere nar bahçelerine
Yıldızlara bakma zamanı mı kalk
Derin kuyulardan su çek
Çekirgeleri besle sonra besili
çekirgeleri
Tavuklara ver, yumurtaları seç
Efendi’ye götür, efendiden boş güğümleri getir
(asla şiir okuma söyleme,
filozofların insan uru ve
ırka ihanet olduğunu unutma)
sen Beyaz Rus değilsin,
Moskova Çayır Prensliğinde,
Çarların Baltık âlemlerinde
hizmetli değilsin,
sen zavallı dağlı bir Gürcü’sün,
sana fildişinden paskalya
yumurtası sorulmayacak,
çift sarılı var mı sorulacak
ne haddine senin sembolizm,
sen de onlara Meryem’i anlatma,
kutlu gizemli Müjde’den bahsetme, (yüzün kızarır kadınlarla
konuşma)
Kalk Çugaşvili kalk arabayı
hazırla
Eşeği kapa, atları çıkar,
koşumları tak,
Şarap ve Nar Tanrısının
sunağına gidiyoruz,
bakalım yıldızlar olgunlaştı mı,
şiirimizi duyup gönendi mi
filizler,
çapraşık şehirli fikirleriyle
yormadan toprağı,
alabilecek miyiz bakalım,
Sadece gerçekle[2] o
sahici şarabı
İn veritas, vino!
Filozoflar bunun tersini söyler
In Vino, Veritas! diye
Haşa! Kahpenin çocukları
kepazeler
Müptezeller
Efendilere gidecek “Şarap
Gerçekle yapılır”, yani su
katılmaz demek
Yoksa yüce dinimizin asil gerçekleri
nasıl şaraba sığsın ki?
Kalk Çugaşvili kalk sırtlan
fıçıları
Şakla kırbacı çek arabayı
Diyonizos Vadisine,
ezecez bütün hıncımızla olgun
taneleri
23-02-2020
Aucun commentaire:
Enregistrer un commentaire